Kıyafetlerimin, uzun süredir, nerdeyse tamamını kendim dikiyorum. Bu yüzden son yıllarda dolabımdaki ayakkabı sayısında hızlı bir artış meydana geldi. Çok hızlı değişen ayakkabı modasını da ele alırsak demode olan ayakkabılardan kurtulup yenilere yer açmak gerekiyor. Fakat kendim diktiğim için neredeyse bedavaya getirdiğim eski kıyafetleri çok çabuk gözden çıkaran ben, para verip aldığım ayakkabıları elden çıkarmaya bir türlü kıyamıyorum. Bu demode ayakkabılar için ise uzun zamandır bir şeyler düşünüp dururdum.
Sonunda kumaş parçalarımın arasındaki somon renk dantel aklıma geldi. Malum dantel esnek bir kumaş olduğundan ayakkabıyı daha iyi kavrar ve büzme, kasma yapmaz diye düşündüm. İyide düşünmüşüm. Önce ayakkabıları dantel ile yapıştıcı yardımı ile bir güzel kapladım. Fazlalık kısımları kestim. İç kısımları birazcık pay bırakarak kestim ve yine yapıştırıcı yardımı ile içe sabitledim. Daha sonra ise ayakkabı ile dantel kumaşın birbirine iyice kaynamasını sağlamak amacıyla ''CADENCE- Akrilik vernik-parlak'' üzerine geçtim. Bunu çok yoğun bir şekilde yaptım. Ayakkabılarım kuruduğunda çok sağlam olduklarını gördüm.
İnşallah sokakta da bu şekilde sağlam yapılarını korumayı başarabilirler. Yaz ve sıcak bahar günlerinde benim için bir alternatif oluşturmuş olurlar.
Bildiğiniz gibi bir önceki postumda bu şekilde kombinlemiştim. Bu yıl yine küçük topuklar moda olmaya başladığına göre (ki ben zaten hep çok severdim) rahat rahat giyerim artık. Hem şık hem rahat olduğum bu ayakkabı çeşidini..
Bu tür çalışmalar her zaman iyi sonuç vermeyebiliyor. Bazen keyif yerine işkence halini alıyor. Bende bu çalışmayı yapaken eldiven kullansaymışım hiç fena olmazmış hani.. Daha sonra bütün gün ellerimdeki yapıştırıcıları çıkarmakla uğraşmazdım.
Benden önce bu tür çalışmalar yapıp internette paylaşan tüm arkadaşlara selam olsun. Hepsinin eline emeğine ve de fikrine sağlık.
Herkese bol dikişli bol DIY' li günler :))
10 Nisan 2014 Perşembe
9 Nisan 2014 Çarşamba
TURUNCU
Blog için mi, giymek için mi yoksa dikiş aşkındanmıdır bilinmez ama bu ara yine delirmişcesine dikiş dikiyorum. Boş vakitlerimi tamamen dikiş ve blog takibine ayırdım diyebilirim. Demek insan sevdiği işi yapınca böyle oluyor. Çoğu zaman yatağa yattığımda aklımda kumaşlarım ve dikeceklerim oluyor. Acaba bu normal mi yoksa bende bir problemmi var diye düşündüğüm zamanlar olmuyor değil. Ama sonra diyorumki yine kendi kendime,'' Kimseye bir zararım yok, sadece dikmeyi ve giyinmeyi seviyorum. Bunun ne zararı var ki?''
Geçtiğimiz günlerde kızımın eski bir tacına tül kumaştan bir fiyonk yapıp dikivereyim dedim. Tacı çok beğenen kızım;'' Anne bu tacın altına birde turuncu elbise dikermisin.'' deyince evdeki turuncu kumaşım aklıma geldi ve dikerim, dedim. Geçtiğimiz perşembe gecesi elbisenin üst bedenini diktim. Etek kısmını da cuma gecesi diktim, cumartesi günü de gittiğimiz gezmede kızıma giydirdim.
Kumaşın kalan parçalarının büyük olmasından dolayı da kendime basitinden bir bluz dikiverdim. Şu kol oyuntusu olmayan ''SCOP-TOP'' diye tabir edilen bluzlardan diktim. Turuncu renk en iyi lacivert ile kombinlendiği için de Cuma pazarından çok uygun bir fiyata aldığım yeni jean'imle giydim. Ayakkabılar ise bu yıl tekrar moda olmaya başlayan küçük topuklardan. Onlarda ayrı bir post konusu. Çünkü bir DIY projesi..
Herkese renkli, cıvıl cıvıl, mutlu günler...
Geçtiğimiz günlerde kızımın eski bir tacına tül kumaştan bir fiyonk yapıp dikivereyim dedim. Tacı çok beğenen kızım;'' Anne bu tacın altına birde turuncu elbise dikermisin.'' deyince evdeki turuncu kumaşım aklıma geldi ve dikerim, dedim. Geçtiğimiz perşembe gecesi elbisenin üst bedenini diktim. Etek kısmını da cuma gecesi diktim, cumartesi günü de gittiğimiz gezmede kızıma giydirdim.
Kumaşın kalan parçalarının büyük olmasından dolayı da kendime basitinden bir bluz dikiverdim. Şu kol oyuntusu olmayan ''SCOP-TOP'' diye tabir edilen bluzlardan diktim. Turuncu renk en iyi lacivert ile kombinlendiği için de Cuma pazarından çok uygun bir fiyata aldığım yeni jean'imle giydim. Ayakkabılar ise bu yıl tekrar moda olmaya başlayan küçük topuklardan. Onlarda ayrı bir post konusu. Çünkü bir DIY projesi..
Herkese renkli, cıvıl cıvıl, mutlu günler...
6 Nisan 2014 Pazar
BOYFRİEND JEAN
Geçtiğimiz perşembe günü öğleden sonra biraz DIY projelerine vakit ayırmak istedim. İlki eşimin ''çok eskidi bunu atabilirsin. '' diye verdiği bu kot pantolndu.
Öncelikle ters çevirip spor dikişinin olmadığı yerden paçalara doğru daralan bir açı ile bacak kısımlarını daralttım.
Daha sonra yukarıdaki malzemeler ile eskitme ve yırtma işlemine başladım. Ben daha önce de eskitme yapmaya çalışmış fakat pek başarılı olamamıştım. Bu yöntemi yeni keşfettim ve kesinlikle tavsiye ediyorum.
Şu gördüğünüz yuvarlak tahtayı kotun bacağının iç kısmına sokuyoruz ve yan tarafında duran taş (yada benzeri) bir şeyle kota vuruyoruz. Bir müddet sonra kot kumaşın çok doğal bir biçimde aşındığını görüyoruz. Yanlız aşınarak çıkan tüyleri ya elimizle yada silkeleyerek pantolondan arındırıyoruz.
Gördüğünüz gibi gayet doğal bir eskitme yöntemi. Sevgili eşim çok fazla iri bir zat olmadığı için bel ve kalçada çok fazla sorun yaşamıyorum. Oversize kabanımla ve çizgili trikomla kombinlediğimde gayet maskülen bir hava yakalamış oldum.
Açıkçası bu pantolonu çok sevdim ve giymeyede niyetim vardı, fakat eşim '' hiç olmamış'' gibilerinden bir tavır takınınca kararsız kaldım. Yinede en azından, burada nasıl yaptığımı paylaşmadan edemedim.
Öncelikle ters çevirip spor dikişinin olmadığı yerden paçalara doğru daralan bir açı ile bacak kısımlarını daralttım.
Daha sonra yukarıdaki malzemeler ile eskitme ve yırtma işlemine başladım. Ben daha önce de eskitme yapmaya çalışmış fakat pek başarılı olamamıştım. Bu yöntemi yeni keşfettim ve kesinlikle tavsiye ediyorum.
Şu gördüğünüz yuvarlak tahtayı kotun bacağının iç kısmına sokuyoruz ve yan tarafında duran taş (yada benzeri) bir şeyle kota vuruyoruz. Bir müddet sonra kot kumaşın çok doğal bir biçimde aşındığını görüyoruz. Yanlız aşınarak çıkan tüyleri ya elimizle yada silkeleyerek pantolondan arındırıyoruz.
Gördüğünüz gibi gayet doğal bir eskitme yöntemi. Sevgili eşim çok fazla iri bir zat olmadığı için bel ve kalçada çok fazla sorun yaşamıyorum. Oversize kabanımla ve çizgili trikomla kombinlediğimde gayet maskülen bir hava yakalamış oldum.
Açıkçası bu pantolonu çok sevdim ve giymeyede niyetim vardı, fakat eşim '' hiç olmamış'' gibilerinden bir tavır takınınca kararsız kaldım. Yinede en azından, burada nasıl yaptığımı paylaşmadan edemedim.
HEYECANLI ÇEKİRGE
Beklenen gün nihayet geldi. Heyecanlı çekirgeler etkinliğinin bu gün artık sunum günü. Bende bu etkinliğe iki bluz çalışması ile katıldım. İlki mercan rengi ve kalıbın sadece kollarını kısaltarak kullandığım, başka da bir değişiklik yapmadığım bu çalışmaydı. Kumaşta kendinden kalp desenleri var ve şifon.
Diğeri ise bu mint yeşili kupra tarzı kumaşla çalıştığım bu bluzdü. Önü kısa, arkası uzun, yanlarında yırtmaç var. Ve önünde boydan boya pat çalıştım. Geçen yaz yine kendim dikip çok giydiğim beyaz bluzumdan sonra bu bluz da en çok giyeceklerimin arasında yer alacak.
Sevgili İrem Hanıma bu güzel etkinliği yapmış olmasından ve banada sayfasında yer ayırmış olmasından dolayı çok teşekkür ediyorum..
Diğeri ise bu mint yeşili kupra tarzı kumaşla çalıştığım bu bluzdü. Önü kısa, arkası uzun, yanlarında yırtmaç var. Ve önünde boydan boya pat çalıştım. Geçen yaz yine kendim dikip çok giydiğim beyaz bluzumdan sonra bu bluz da en çok giyeceklerimin arasında yer alacak.
Sevgili İrem Hanıma bu güzel etkinliği yapmış olmasından ve banada sayfasında yer ayırmış olmasından dolayı çok teşekkür ediyorum..
2 Nisan 2014 Çarşamba
SARI CEKET DETAYLAR
Biraz daha detay isteyen arkadaşlar için bu gün ceketin daha yakından çekilmiş fotolarını yayınlamak istedim. Bu esnada astarı takarken de çekilmiş fotolardan birini yayınlıyorum ki kendimce keşfettiğim bir püf noktamı söyleyebileyim.Astarı takarken, çekme, asılma ve kasma yapmasın diye bu şekilde omuzları sabitleyerek, kol ve etek ucunun kasmamasını sağlıyorum. Çünkü omuzlardan akan ve düzgün durmayan astar daha sonra giyildiğinde sorun çıkarabiliyor..
Bunlarda ceketimin yakın çekim detayları. Çok fazla ütü isteyen ve ütüyü inkar eden bir kumaşmış. Daha önce diktiğim bir blazer cekette bir defa ütülemek yetmişti. İki yıl boyunca bir daha hiç ütü istememişti.

Bu arada sevgili BİRDİK BİNBAK Blogunun sahibesinin tavsiyesi üzerine, bu gün ilk kez resimleri büyütebilmeyi öğrendim. Daha bu alemde öğrenmem gereken çok fazla şey var sanırım. Kendisine çok teşekkür ediyorum.
Gördüğünüz gibi kumaşım kendinden desenli bir kumaş. Bir de beyazlarla kombinledim. Ve gece gündüz giyebileceğim sevgili sarı, blazer ceketimi sizlerle paylaşmış oldum. Herkese kucak dolusu sevgiler...
Bunlarda ceketimin yakın çekim detayları. Çok fazla ütü isteyen ve ütüyü inkar eden bir kumaşmış. Daha önce diktiğim bir blazer cekette bir defa ütülemek yetmişti. İki yıl boyunca bir daha hiç ütü istememişti.
Bu arada sevgili BİRDİK BİNBAK Blogunun sahibesinin tavsiyesi üzerine, bu gün ilk kez resimleri büyütebilmeyi öğrendim. Daha bu alemde öğrenmem gereken çok fazla şey var sanırım. Kendisine çok teşekkür ediyorum.
Gördüğünüz gibi kumaşım kendinden desenli bir kumaş. Bir de beyazlarla kombinledim. Ve gece gündüz giyebileceğim sevgili sarı, blazer ceketimi sizlerle paylaşmış oldum. Herkese kucak dolusu sevgiler...
1 Nisan 2014 Salı
SARI CEKET FİNAL
Sarı ceket astarı da takılınca bitti. Şu an sadece önüne iki düğme istiyor. Onları da en kısa zamanda hallederim. Aslında kumaşı gayet güzel, ağır ve dökümlü duruyordu. Ancak içine tela ve astar girince çok fazla aşağı doğru salmadı kendini. Kol boyu da birazcık daha uzun olabilirdi. Astarını taktığım son aşamayı atladım biliyorum. Ama bitirip te giyince dayanamadım. Hemen son halini paylaşmak istedim.
Özellikle siyahlarla kombinledim ki ceket iyice ön plana çıksın. Kumaşın rengi ve tonundan gayet memnun kaldım. Çok ufak özeleştirileri yukarıda yaptım zaten. Güzel ve değişik bir çalışmaydı. En kısa zamanda beyaz ağırlıklı bir kombinle de paylaşmayı düşünüyorum. Kalıp bilgileri ve dikiş aşamaları için buraya ,buraya ve buraya bakabilirsininiz..
Herkese mutlu baharlar. Aydınlık günler..
Özellikle siyahlarla kombinledim ki ceket iyice ön plana çıksın. Kumaşın rengi ve tonundan gayet memnun kaldım. Çok ufak özeleştirileri yukarıda yaptım zaten. Güzel ve değişik bir çalışmaydı. En kısa zamanda beyaz ağırlıklı bir kombinle de paylaşmayı düşünüyorum. Kalıp bilgileri ve dikiş aşamaları için buraya ,buraya ve buraya bakabilirsininiz..
Herkese mutlu baharlar. Aydınlık günler..
31 Mart 2014 Pazartesi
ÇİZGİLİ TRİKO
Son diktiğim çizgili trikomu tamamen bu eteğin üzerine giymek için diktim diyebilirim. Kalıp kullanmadım. Şöyle beğendiğim bir tişörtümü kumaşın üzerine yatırıp bir de göz kararı kol kestim. Yakayı da bant ile döndüm ve bitti gitti. Bir ara yakaya nasıl bant döndüğümü fotoğraflarla anlatacağım.
Tüm hafta sonunu bu triko ile geçirdim. Cumartesi günü bir ev gezmesi için eteğimle kombinledim. Bu aralar gördüğüm yeni bir akım var. Aynı renklerin kullanıldığı farklı desenler kombinleniyor. Örneğin kazayağı ile puantiye yada kareli ve gravat desenler aynı kombinde buluşuyor. Bende bu iki kumaşı aynı gün almıştım kumaşçımdan. Daha alırken bu kombin oluşmuştu aklımda. Aslında bunların üzerine bir de sarı ceket tam uyardı ama malsef o yetişemedi.
Pazar günü ise oy kullanımı sonrası küçük şehrimizi şöyle bir gezerken ,yine üzerimde çizgili trikom vardı.
Sevgili küçük kızımın ise ojelerini kıyafetlerine göre sürdük. Siyah üzeri pembe noktacıklar.
Yine Cumartesi günü gezmeye giderken kızıma sevgili Anneannesinin diktiği yazlık puantiyeli elbisesini üzerine hırka alarak giydirdim ( daha doğrusu kendisi illede onu giymek istedi)
Tüm hafta sonunu bu triko ile geçirdim. Cumartesi günü bir ev gezmesi için eteğimle kombinledim. Bu aralar gördüğüm yeni bir akım var. Aynı renklerin kullanıldığı farklı desenler kombinleniyor. Örneğin kazayağı ile puantiye yada kareli ve gravat desenler aynı kombinde buluşuyor. Bende bu iki kumaşı aynı gün almıştım kumaşçımdan. Daha alırken bu kombin oluşmuştu aklımda. Aslında bunların üzerine bir de sarı ceket tam uyardı ama malsef o yetişemedi.
Pazar günü ise oy kullanımı sonrası küçük şehrimizi şöyle bir gezerken ,yine üzerimde çizgili trikom vardı.
Sevgili küçük kızımın ise ojelerini kıyafetlerine göre sürdük. Siyah üzeri pembe noktacıklar.
Yine Cumartesi günü gezmeye giderken kızıma sevgili Anneannesinin diktiği yazlık puantiyeli elbisesini üzerine hırka alarak giydirdim ( daha doğrusu kendisi illede onu giymek istedi)
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)