Biliyorsunuz ki iki çocuğu olan bir anneyim. Bu sebepten dolayı, son yıllarda en severek yaptığım şey olan blogumu yazmayı son bir aydır ihmal ettim. Çünkü çok ama çok az olan boş zamanlarımı, ya dikiş dikerek ya da blog yazarak değerlendiriyorum. Ama blogum dikiş blogu olduğundan dikmezsem yazamıyorum. Ki zaten evde aşırı derecede dolaplardan taşan kumaşlarım ve içimden taşan dikiş aşkım varken dikmeyi tercih ettim ve son zamanlarımı dikerek değerlendirdim. Bu kısa açıklamadan sonra gelelim bu dar zamanlarda nasıl dikiş dikebildiğime. Kendimce bir yöntem buldum ve bu yöntemi çok sevdim.
Öncelikle bol miktardaki kumaş deposundan siyah kumaşlarımı çıkardım. Tabi ne yapacağıma karar vermiş olduğum siyah kumaşlarımdı bunlar. Yada siyah olmasa da içindeki yansımalardan dolayı siyah makara ile dikilecek olan kumaşlarımı önce bir bir kestim. Elimde kesilmiş üç proje oldu. Daha sonra makineme siyah ipliğimi taktım ve vakit, fırsat buldukça sırayla önce omuz dikişlerini, sonra kol takmalarını vs, vs ard arda diktim. Aynı anda üç projem de bitmiş oldu. İşte bu üç bluz o tekniğin ürünü. Bu teknikle dikmeyi öyle çok sevdim ki hemen beyaz makara ile dikilecek ve tabi yine ne yapacağımı tam olarak bildiğim kumaşlarımı çıkarıp kestim. Ortaya beş parça iş çıktı. Onlarda bir sonraki postta inşallah. SEVGİLER....
Dikiş konusunda her ne kadar benden bilgili olsa da anneme hiç danışmam. Ama bu defa anne sözü dinledim. 1,50 lik bu kumaşımı rahat bir eşofmana çevirdim. Üst için yine basit üst kalıbımı kullandım. Alt için ise her zaman kullandığım pantolon kalıbımı birazcık paylı kestim ve cepler ekledim. Kumaşımın çok orjinal olan desenleri her yöne olduğundan yön takibi gerektirmedi ve bana dar alanda evire çevire kullanma imkanı sağladı.
Paça kısmında, kollarda ve yakada uyguladığım bandı kendi kumaşından kullandım fakat pantolon beli ve bluzun belinde siyah fitilli penye kullanmak durumunda kaldım.
Nedense bu eşofmanı bu şekilde yine kendi diktiğim DERİ MONTUM ve DIY çalışmam olan snoodumla bu şekilde kombinlemek istedim. Sömestr tatilinde memlekete giderken yolculukta giyeceğim. Bana yolculuğu anımsattı çünkü. SEVGİLER...
Bazı kumaşlarımı beğenerek alırım fakat doğru projeyi tam olarak bulamadığımdan uzun süre beklerler. İşte o kumaşlar günün birinde beynimde şekilleniverirler. Bu kazağın gövdesinde kullandığım kumaş da bu şekilde bekleyenler arasındaydı. Geçtiğimiz günlerde kumaş dolaplarıma düzenleme yaparken kollarda kullandığım parça ile yan yana gelip gözümde şekilleniverdi. Her zaman kullandığım basit üst kalıbımın kol oyuntularını iptal edip bu şekilde kestim. Yaka, bel bandı ve kollarda düz kırmızı kumaşı kullandım. Gövde kısmında ise dokulu olan kırmızı kumaşımı kullanarak dolabımdan iki parçayı eksitmiş oldum. Fotoğraf makinamın ışığı ile aralarındaki ton farkı biraz daha belli olmuş ama çıplak gözle daha az belli oluyor.
Yayınlarımın arası biraz açıldı farkındayım ama nasıl dikiş dikebildiğime inanın bazen ben bile şaşırıyorum. En kısa zamanda şık bir eşofman takım ile karşınızdayım... SEVGİLER...
Mevsimlik retro ceketim bitti. Bir ende iki adet çok orjinal deseni olan kumaşım yine sonsuz kumaş stoğumdan. Sonsuz diyorum çünkü son 4 aydır hiç kumaş almadığım halde dolaplarımda zerre kadar rahatlama yok. Her zaman kullandığım temel üst kalıbımı kullanarak kestim yine. Sadece bel oyuntusuna girmedim ve yaka için biraz payını geniş bıraktım. Son olarak sadece gövde kısmında astar kullandım, kollarda yok. Yaza doğru içine belki pudra rengi, mini bir elbise dikip yaz geceleri giyilebilir.
Çocuklar için iki proje ile karşınızdayım. İlki geçtiğimiz yıl giydiğim hamile kotunun bacak kısımları artık bana bol geliyordu. Ben jean pantolonları öyle çok severim öyle çok severim ki bir türlü atmaya elim varmaz. Bu pantolonun kumaşı ise çok ligralıydı. Ayrıca kızımın da jean, kışlık bir tayta ihtiyacı vardı. İşte, yukarıdaki gibi üzerine koyup kestim. Yine beline fitili penyeden bir bant geçtim.
Arka cepler için bir çare bulamadım. Onlar iptal oldu ve bu şekilde duruyorlar ama sorun değil.
İkincisi ise arkadaşımın oğlu için diktiğim bu eşofman altı. Erkek çocuğu olduğu için biraz cep çalışarak erkeksi bir görünüm elde ettim. Kumaşım kot görünümlü çok esnek bir kumaştı.
Önümüz kış olduğundan, içini fitili penye ile astarladım. Eldeki kumaşları bol bol dikip azalttığımı sanmıştım ama geçtiğimiz gün yerleştirmeye kalktığımda hiç de öyle olmadığını gördüm. Ama tüm kumaşlarımı yazlık kışlık demeden elimin altına koydum. Bundan böyle bakıp bakıp ne dikebiliyorsam dikmeye çalışacağım. SEVGİLER...
Temel parçalara ara verip yine kreatif tasarımlar yapmak istedim ve bu uzun yırtmaçlı tuniği diktim. Bildiğimiz basit üst kalıbımı uzattım sadece.
Bu şekilde kullanıldıklarını da görmüştüm.
Bu da ilham aldığım parça. Benim tuniğimin boyu kısa oldu, aslında bir tık daha uzun olabilirdi. Ayrıca onlar tek yırtmacı ön kısmında kullanmışlar, bense iki yanda yırtmaç uyguladım. Bir kaç parçam daha var biten, fakat bundan sonra biraz zorlaşacak sanırım. Oğlan 8 aylık oldu. Emekleme sonrası ayaklanmaya çalışma aşamasındayız. Sürekli peşindeyim. Ayrıca dişler çıktığı için çok ta asabi. Yinede kendi ruh sağlığım için elimden geldiğince dikmek istiyorum. Sevgiler....
Biliyorsunuz ki uzun süredir pazara çıkmıyor ve kumaş almıyordum. Bu diyetimi geçtiğimiz hafta annemin gelmesiyle bozdum. Pazara giderken aklımda siyah triko ve burgundy renk kumaş almak vardı. Malesef düz siyah triko bulamadım ama iki adet burgundy renk kumaş buldum. Ben yeni öğrendiğim kelimeleri kullanmayı çok severim. Burgundy'de yeni öğrendim. Burgundy kırmızının mora bakan tonu demekmiş, ayrıca Fransa'da üretilen bir şarapmış. Bence bordonun hoş bir tonu.
Gelelim bu aşırı derecede vintage duran kabanın hikayesine. Her zaman kullandığım basit bluz kalıbımı kullandım. Biraz kol evlerini geniş tuttum, birazda bedenini bol kestim ve bu oversıze duruşu sağladım. Baktım ki çok vintage bir duruşu var, sandıktan annemin verdiği 70'lerden kalma eşarbı çıkarıp boynuma bağladım.
Astar olarak İNG'de paylaştığım seçeneklerden gri olanı kullandım.
Ön kısmında bu kumaşa ilik açma zor olacağından çıt çıt dikmeyi düşündüm. Ama henüz çıt çıt alamadım. Birde kemer için brit yapmadım. Zaten kemeri sırf alternatif kullanım olsun diye yaptım. Ben bu kombini çok ama çok sevdim. Her bir parçası ile dört dörtlük içime sindi. Ama havaların karanlık olmasından dolayı tüm perdeleri açmama rağmen yinede istediğim aydınlık fotoları elde edemedim.
