Biliyorsunuz ki, en son sarı bir blazer ceket kesmiştim. Fakat yakasında çıkan bir problem yüzünden bir türlü elime almak istemiyorum. O yüzden de araya sürekli başka şeyler sıkıştırıyorum. Güzel giden havalar da beni daha yazlık, cıvıl cıvıl, tasarım yönü daha baskın, dikiş yönü daha hafif işlere yöneltiyor.
Bu yazılı, jarse kumaşı, parça kumaşçımda ilk gördüğüm hafta almamış ve pişman olmuştum. Çünkü bir blogger olarak ( artık kendimi bu şekilde görebilirim herhalde:) birazcık daha canlı, eğlenceli, tekdüzelikten uzak giyinmeliyim diye düşünüyorum. En azından ara sıra böyle yapmalıyım. Daha sonraki hafta o tek parçayı yine bulunca hemen aldım. Sarı ceket beni zorlayınca da kolay dikilmesinden ötürü hemen bu kalem eteği kestim.
Hemen hemen tüm Burda Dergilerinde verilen her hangi bir kalem etek kalıbı kullanılabilir. Ancak ben 11 yıl önce gittiğim dikiş kursunda kendi beden ölçülerime göre çıkardığım dar etek kalıbını kullandım. Arkası fermaur ve yırtmaçlı..
Bluz ise geçen yıl diktiğim kurtarıcı bir parça. Büyük ihtimalle bu yıl da kendime yine bir beyaz bluz dikerim. Geçen yıl ki zımba modasından dolayı göğüs penslerine üçer adet, sırt dikişine ise boydan boya belli aralıklarla zımba koymuştum. Eteğimi yazın bu şekilde, kışın ise siyah triko ve opak çoraplarla kombinlerim. Sevdim ben bu eteği. Çünkü gardrobuma bu tür değişik parçalar girmesi çok hoşuma gitmeye başladı.
Herkese bol dikişli, neşeli, mutlu günler...