30 Mayıs 2014 Cuma

ÖZEL SİPARİŞLER

    Ben aslında en çok kendim ve çok yakın çevrem için dikiş dikmeyi seviyorum. Tabi gelen siparişleride kabul ediyorum. Ancak siparişler genellikle müşterinin fikri ve zevkine uygun olduğundan dikerken eğlenme söz konusu olmuyor. Fakat bu defa öyle olmadı. Çünkü hem kumaşlar benim kumaşlarım arasından seçilmişti hemde fikirler benim fikirlerimle örtüşüyordu..
       Pudra rengi olan elbisenin kumaşı sucuba olduğundan alt kısmında, yaka ve kollarında dikiş yok.
Bu kimono ise; benim, bir yıldır kıymetinden ne yapacağımı bilemeyip tarz sahibi müşterime bir anda sunuverdiğim güzel, melekli kumaşımdan dikildi. Bence çok özel bir parça.. Şu ana kadar üretilmiş kimonolar arasında en ünlü markaların bile böylesi bir tasarımı olmadığını iddia edebilirim...Güzel sahibesinin iyi günlerde giymesini dilerim...

28 Mayıs 2014 Çarşamba

SEHPA YENİLEME



 Evimdeki bütün mobilyaların kahverengi tonlarında olduğunu ve bundan çok bunaldığımı yazmıştım. Aslında bütün evde kahverenginin verdiği bir uyum, bir sakinlik var. Ancak bahar gelince renklenmek isteğime cevap vermeyen bir evim oluyor. Pek başka renk kabul etmiyorlar aralarına..
    Bu yüzden bende çok eskimiş olan zigonlarımı beyaza çevirmek için bir atılım yapıp bir hobi dükkanına gittim. O radaki bayan bana ilk etapta CADENSE PARLAK YÜZEY ASTARI atmamı tavsiye etmişti. Bende ilk olarak astarladım sehpalarımı.. Ancak astar sehpaları pırıl prıl parlatıp şu yukarıdaki görünümü verince bir müddet o şekilde kullandım.
 Fakat bir müddet sonra tekrardan iştahlanıp aldım elime kırık beyaz akrilik boyaları ve başladım sehpalarımı boyamaya. Üç kat boya yaptıktan sonra üzerine CADENSE AKRİLİK VERNİK sürdüm. Şu an sehpalarım bu şekilde..
Özeleştiri yapacak olursam; evde tüm mobilyaya uyan ve her yere koyabildiğim sehpalar, şu anda utangaç utangaç kapı girişinden bakıp diğerleriyle pek kaynaşamıyorlar. Çok göze de batmıyorlar.. Ama eğer eski renklerine kolayca döndürebileceğim bir yöntem bulsam hemen eski halllerine getiririm. Ve mobilya boyamak dikiş dikmek gibi zevkli de değilmiş..
   Herkese bol gülücüklü, mutlu, keyifli ve sarsıntısız günler...(Çanakkalede hala büyük bir deprem olacağı söylentisi var da)

26 Mayıs 2014 Pazartesi

FUŞYA VE ŞAL DESEN

 Geçen yaz dikip blogumda henüz paylaşmadığım kıyafetlerimi, geçtiğimiz günlerde giyip sırayla fotoğrafladım. Çünkü havaaların iyice ısınmasıyla birlikte kendimi sokaklara atasım var. Bu arada Çanakkale'de yaşanan depreminde, pek evde kalmak istemememde etkisi büyük. 
   Bu kıyafetimi geçen yıl Ramazan Bayramı için dikmiştim. Üst parça sandy diye tabir edilen bir tür jarse.. Aslında dikmeye paşladığımda böyle bir şey yoktu aklımda. Önü düz, arka ortası ise dikişli, düz bir bluz kesmiştim. Yine İrem Hanımın etkinliği için kullandığım kalıbımdan..
 Sırtına V şeklinde dekolte veriyordum ki; nasıl oldu bilmiyorum, böyle bir şey çıktı ortaya.. Etek ise kumaşını Edremit pazarından 1 tl'ye aldığım pamuk saten bir parça. Bayılıyorum yazın böyle kalem etekler dikmeye ve giymeye..
Hafta sonu yaşadığımız korkutan depremin ardından kendimizi köyümüze attık. Orada, sağlam köy evimizde, rahat ve güvenli bir uykunun ardından biraz mangal, azıcık ucundan da deniz keyfi yapıp evimize döndük. Yanımda mayo götürmediğim için nasıl pişman olduğumu anlatamam. Zamanı gelmiş....
   Herkese sevgiler, bol dikişli, sağlıklı, neşeli günler...

23 Mayıs 2014 Cuma

YENİ CİCİLERİM

 Bu gün yine cuma pazarı yolcusuydum. Ve bu güzel cicileri aldım. Prensses Sofia 'lı kumaşıma bir bakarmısınız. Kızım için çok şirirn bir elbise olucak...
 Bu güzel tişörtü ise annem dikti. Önü kupra tarzı desenli kumaş, arkası ise ekru renkte penye...
Pembe pantolonumun üzerine giyecek birşeyler aranıyorken anneciğimden gelen bu şirin bluz çok iyi oldu. Herkese bol dikişli, mutlu günler...

21 Mayıs 2014 Çarşamba

MAKSİ ELBİSE 2

 Hemen hemen her yazımda bahsettiğim; geçen yaz gelmeye başlayan parça kumaşçımda, rengarenk penyeleri görmemle birlikte gelişen dikiş aşkım ve giyim zevkimin ilk ürünü elbisem. Kalıp olarak pensli bir elbisemin kalıbını, penslerini iptal ederek kullanmıştım. Geçtiğmiz yaz çok severek giydim. Yine bu yazda kumaşta hiçbir deforme ve renk atma olmamasından dolayı severk giyeceğim. Ayrıca bu yaz kısa olan saçlarıma takacağım aksesuarlar sayesinde çok daha hoş bir tarz yakalayabileceğimi düşünüyorum.
Eğer uzun saçlarınızın bir türlü şekil almamasından ve güzel durmamasından şikayetçi iseniz naçizane tavsiyemdir mutlaka kısa modern bir kesim yaptırın. Bu yıl yaptığım en iyi şey buydu. Eskiden sabah kalktığımda aynada hiç hoş durmayan kabarmış saçlarla karşılaşırken şu anda hiç saçımın naslı durduğunu merak dahi etmiyorum. Çünkü bu zamana kadar durabileceği en iyi  şeklinde duruyor..
  Herkese sağlık ve mutluluk dolu günler diliyorum. ..

19 Mayıs 2014 Pazartesi

SİYAH PEPLUM

 Son günlerde elimdeki küçük, siyah, penye parçasından etekleri peplum havasında bir atlet tasarladım ve diktim. Bu tarz siyah ve beyaz üstler yazın, çoğu gün, kurtarıcı rol oynuyor. İnsan her zaman çiçekli ve renkli havasında olmuyor.
 Bu arada peplum giymek tüm dünyaya ''Bakın benim kocaman kalçalarım var'' demekle aynı anlama geliyormuş. Bunuda bu fotoğrafta size daha net göstermiş olayım dedim..:))
Aslında kendime dikmek istediğim pek bir şey kalmadı. Ülkemizde yaşananlardan sonra ilham perim de uçtu gitti. Bir müddet kızıma diktiklerim ve kızımın arkadaşları için tasarladığım hediyelerim ile buralarda olurum. Ama yine de belli olmaz. Bir an önce eski neşeme ve ilham perime kavuşmayı diliyorum. Herkese iyi haftalar...

14 Mayıs 2014 Çarşamba

BAŞIMIZ SAĞOLSUN..

   Pişkin ve umursamaz siyasiler paralarını koyacak yer bulamazken, üç kuruş para için uğraşan işçimin ölümü bile hala siyasete malzeme olurken, insan inancını bile sorgulayabiliyor. Üzüntümüzü arttıran umursamazlık ve gamsız söylemler var. Tüm bu yaşananların ne acı, ne yaralayıcı olduğunu şı yukarıdaki tek kare anlatıyor. İşçi kardeşimin gözündeki keder ve yüzünün kömür tozu altından parlayan temizliği...
   BAŞIMIZ SAĞOLSUN...

11 Mayıs 2014 Pazar

ELBİSE ETKİNLİĞİ

 Sevgili Dikiş Dünyam blogunun düzenlediği elbise etkinliğini, son zamanlarda tüm  izlediğim bloglarda görmeye başladım. Fakat katılacağımı söylememe rağmen, katılım şartı olan blogda paylaşma kısmını bir türlü yapmamıştım. Aslında bu sıralar iki elbise bitirmiş biri olarak kendime yeni bir elbise fikri fazla da cazip gelmemişti. Ancak daha önce katıldığım etkinliklerden biliyorum ki; hekes diktiklerini paylaşırken karşıdan seyretmekle yetinemem:)
  O yüzden bende varım diyorum. Şöyle etnik çizgilere sahip bir elbisem olsa hiç fena olmaz. Etkilendiğim elbiseler aşağıda. Az çok nasıl bir şey yapacağım da aklımda şekillendi. Ancak bu günlerde bir miktar kızım için bir şeyler dikmeli ve onun huzursuzluğunu bastırmalıyım.

 Etnik desenleri her zaman sevmişimdir. Bol takı takma imkanı sağlaması da hoşuma gider. Çünkü sevdiğim takıları alıp bir köşeye kaldırırım ve hep kıyafetlere fazla geldiğini düşünüp bir türlü takamam... Herkese mutlu bir hafta dilerim...

10 Mayıs 2014 Cumartesi

BOMBER CEKET

 Yine sevgili Anneciğimin verdiği cici kumaşı değerlendirme projesiyle karşınızdayım. Canım annem hafif esneyen, viskon tarzı kumaşı çarşamba akşamı verince hemen eve gelip aklımdaki bomber ceketi kestim. Kalıp olarakta tabiki İrem Hanımın etkinliği için kullandığım ve en sevdiğim, aslında örgü hırka kalıbı olarak verilmiş eski bir kalıbımı kullandım. Evde atık kumaş parçalarımın içinde kalan siyah, çelik örme kumaşlarımda değerlenmiş oldu böylece..
 Yanlız ben fermuar yerine düğme kullandım. Etek, kol, yaka ve önlerine siyah şeritler geçtiğim için de Bomber Ceket oldu..
 Aslında beyaz pantolonla kombinleyip kollarını sıvayarak kullanmak isterdim kendisini ancak Mayıs ayında kışın bile yaşamadığımız soğuk ve kapalı havaları yaşıyor olmamızdan dolayı siyah ve koyu renklerle kombinlendi..
 Bu gün sevgili kızımla yine bol gezmeli bir gün geçirdik.  İyikide çıkmışız. Çünkü ''BİZ BİR MİLLETİZ'' adı altında düzenlenen bir etkinlikten dolayı şehrimiz Halk Bahçesine çeşitli ülkelerden öğrenciler gelmiş ve kendi etnik kıyafetleri ile ülkelerini tanıtıyorlardı. Kızımın onlarla birlikte fotoğraflarını çekmek istedim ancak o esnada kaprisi tuttu ve ''Gidelim ben burayı sevmedim'' diye tutturdu...
 Bu ülke Endonezya idi. Çok güzel bir tanıtım CD'si ve ülkelerini tanıtan bir broşür dağıtıyorlardı..


 Bu ise benim, Sevgili Kızımın bana yazdığı anneler günü hediyesi. Okuma ve yazmayı öğrendiği daha ilk yıl bana kendi küçük hayal  gücü ve içten duygularıyla bu anlamlı şiiri yazdı.
Bende buradan herkesin anneler gününü kutluyorum. İyiki anneyim. Tanrım bu mutluluğuda yaşattı bana. Çok mutluyum.
MUTLU, MUSMUTLU, SEVGİ, HUZUR VE SAĞLIK DOLU GÜNLER DİLİYORUM..:))

8 Mayıs 2014 Perşembe

YİNE KİMONO

 Geçtiğimiz günlerde sanki üzerime bir durağanlık gelir gibi oldu. Dikiş dikmek istemediğimi hisseder gibi oldum biraz. Ama neyseki çok çabuk geçti. Hatta o durağanlık döneminde tamda bu kimonoyu dikiyordum. Yine kız kardeşim için diktiğim bir parça. Bu akşam bitirip kendisine teslim ettim. Aslında dikim aşamalarını fotoğraflamıştım ancak, bütün bloglarda anlatımlı kimono dikişi olduğundan dolayı anlatmaktan vazgeçtim.
   Gördüğünüz gibi kumaşın çok  tuhaf bir deseni var. Acaba bir simetrisi varmı diye şöyle bir baktım ancak kendi içinde hiçbir simetrisi olmadan, sanki ekliymiş gibi his veriyor olması bir açıdan işimi kolaylaştırdı. Mesela kollarına koyduğum minik ek kollar hiç kargaşa yaratmadı. Hatta ek olduğu bile belli olmadı.. Yakasını ise yine ince bir pervaz ile çevirdim.. İyi günlerde kullansın..

Bense bu gün yoğun bir gün yaşadım. Dün arkadaşımla sardığımız koca tencere sarmayı bu gün kızımın okulunun kermesinde satışa sunduk. Yanlız havaların bir türlü mevsim normallerine ulaşmamasından dolayı öyle üşüdüm, öyle üşüdümki sarı ceketimi hayal ettiğimden çok farklı bir şekilde kombinlemek durumunda kaldım..Yine içimdeki kot gömleğimi kendim dikmiştim buradan hatırlayacağınız üzere.. Oysaki ben bu kermeste çiçekli kimonomu yada siyah maksi elbisemi giyerim diye düşünüyordum.. Ama neyse hevesimi haziran ayına saklayım bari..
 Herkese musmutlu, kalbinizin ve bedeninizin sıcacık ısındığı günler dilerim...:))

6 Mayıs 2014 Salı

SCUBA ÇİÇEKLİ ELBİSE


 Annemin kış aylarında, yine parça kumaşçımızdan alıpta, bana verdiği scuba kumaş ile bir elbise çıkarmı diye geçtiğimiz akşamlardan birinde kumaşı yere yaydığımda; kendimi kesip bitirmeye çalışırken buldum... Öncelikle kumaşın çiçeklerinde ayarlanması gereken bir simetri olmaması işimi çok kolaylaştırdı. Ayrıca kumaş boyu 85 cm idi. Ve bu da benim elbise boyum için yeterli değildi. Kumaşın iki kenarından aldığım ön ve arkayı (kulpları iptal ederek kestiğimi bir önceki yazımda yazmıştım) birbirine dikip giydiğimde elbise boyunun çok fazla kısa ve de bir anneye yakışmayacak frapanlıkta olduğunu gördüm..

 Zaten keserken de aklımda olan şeyi yaptım ve orta kısımdan çıkan büyük kumaş parçasından iki valon kesip etek uçlarına ekledim. Tekrar giydiğimde ise valon kısmının çok hoş duruyor olmasına rağmen dar omuzlarım ve geniş kalçam iyice vurgulanmış bir haldeydi. Yine kalan kumaş parçalarından yarım kollar ekledim ve yakanın ön kısmını hafif köşeli bir biçimde açtım. Bu şekliyle tam olarak içime sindi. Etek ucuna dokunmadım ama kol ve yakaya çok ince siyah penyeden tek kat biye ile pervaz geçtim.
Yaz geceleri düğün ve organizasyonlarda topuklularla, şimdi kot ceket ve babetlerle hatta kışın ise kazak altına giyerek etek niyetine kalın opak çorapla giyebilirim. Çiçekli kıyafetler ve elbiseler yaz aylarında hep beğendiğim parçalardan olmuştur.
  Scuba kumaş dikmek çok hoşuma gitti. Bu dar elbiseyi bile fermuarsız üstüme oturtabildim..
HERKESE SEVGİLER... BYE BYE.....

5 Mayıs 2014 Pazartesi

SARI VE ÇİÇEKLİ

 Scuba kumaşlarla ilgili bir yazımda ''kullanışsız ve sert'' olduklarını yazmıştım. Geçtiğimiz günlerde ilk scuba kumaş projemi çalıştım ve ne kadar yanıldığımı anladım. İlk olarak keseceğim elbisenin tüm pens ve kulplarını iptal ettim. Çünkü çok gereksiz olucaktı.Kumaş bu kadar esnek olunca kulp ile oturtmak yerine fazlalıkları atmayı düşündüm. Yukarıda gördüğünüz şekilde yerleştirdim.
  Şu an bu elbise bitmiş haliyle elimde ve çok şık bir elbise oldu. Fakat kombinlenip fotoğraflanmayı bekliyor...
Bu ise son diktiğim bluzumla yaptığım bir kombin. Kot ceketimi de kendim dikmiştim hatırlarsanız..Bluzumu o kadar çok sevdim ve o kadar kullanışlı buldumki son 3 gündür üzerimde:))
En kısa zamanda daha uzun ve bol vakit ayrılmış yazılarla burada olacağım. Bu günlük böyle .....
SEVGİLER..

2 Mayıs 2014 Cuma

TROPİKAL DESEN

 Geçtiğimiz haftalardan birinde almıştım bu kumaşı. O gün bu gündür de düşünüp duruyordum. Bu güzel desenli kumaşı ne yapsam diye. Öyle az öyle azdı ki! Dün gece öyle birden bir his geldi ve kestim. Kumaşın iki yanından ön ve arka bedenleri aldım. Ortada kalan parçayı ise ikiye katlanmış kalın korsajlar olarak değerlendirdim. Korsajların üstünden çıkan 3 cm lik parçayı ise yaka bandı olarak kullandım.
Kumaş tasarımcılarını bazen tebrik etmek istiyorum. Şu kumaşın güzelliğine bakarmısınız bir kere. Bir ara eski bir yağlı boya tablonun üzerine gerdirerek geçirip duvara asmayı bile düşündüm inanın. Ben çok beğendim. Bluzumda yine, çok değişik pantolonlarla kombinlenebilecek, fonksiyonel bir bluz oldu...
   Gördüğünüz gibi tevazuyu falan bir kenara bırakıverdim gitti. Artık direk kendim yorum yapıyorum'' çok güzel oldu'' diye...:))
  Herkese mutlu hafta sonları:))
 

1 Mayıs 2014 Perşembe

ÇOCUKLAR AĞLAMASIN

Bu küçücük, günahsız meleklere insan bakmaya bile kıyamazken, birileri onlara çok farklı bir gözle görüp canlarını yakabiliyor. Bu mübarek kandil akşamında benim duam; Allah  herkesin yavrusuna iyi yazılar yazsın.. Dünyanın hiç bir yerinde çocuklar ağlamasın, üzülmesin, üşümesin, acı çekmesin...Her çocuk mutlu yuvasında, kendi odasında,  anne ve babasının güvenli sıcağında, temiz yataklarında mutlu rüyalar görsün... Ben son yaşananlardan sonra öyle çok korktum ki artık kızımın fotoğraflarını yayınlarken yüzünü göstermeyeceğim.
   Herkesin Kandili mübarek olsun...