Bu akşam kuralları bozdum ve son dikişlerimden üç tanesini aynı anda görücüye çıkardım. Sonra birde baktım ki tüm kombinlerim tamamen benim dikişlerimden oluşan parçalardan oluşuyor. Son yazımda paylaştığım eteğim yine geçen yıl diktiğim kot gömleğim ile. Oğlum artık ayaklandığı ve dengesini tam kuramadığı için yüz ifademin yorgunluğunu görün istedim. Gülüşümde bile hayır kalmadı. Memleket meselelerine hiç girmiyorum bile...
Yine ilk defa paylaştığım siyah cepli pantolonum. Kumaşı çok dökümlü yumuşacık. Keten gibi bir görünümü var ama kırışmıyor. Üzerideki kruvaze krem trikomu ise bir iki post geriye gidip püf noktası ile bulabilirsiniz.
Bu düşük kollu basic tişörtte ilk defa burada yer aldı. Geçen sezon da basic siyah tişört dikmiştim ama olsun, haziran aylarında, daha kavurucu sıcaklar tam basmadan, jean üzerine ya siyah ya da beyaz tişört en sevdiğim tarz.
Pantolonumda fermuar yok. Yine fermuar efekti verdim ve beline bant geçtim. Bant kalçadan geçebilir şekilde ve içine çok sıkı olamayacak bir lastik geçip bitirdim. Cepler ise tek kat cep torbası biçip ön parçaya dikiş ile tutturularak dikilen ceplerden. Ben cep çalışacaksam pantolonda ve şortta genelde bu tarz cepleri tercih ediyorum.
Bazen yorumlarınıza dönmekte gecikiyorum. Ama küçük bir bebeğin bakımı ile ilgilenen ve sosyal hayatı neredeyse sıfıra inmiş biri için sizlerden gelen her bir yorum altın değerinde. Desteğinizi benden esirgemeyin. SEVGİLER...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder