Farkettiyseniz ben bu yıl daha sade daha düz parçalara yöneldim. Tam diyordum ki bu sade parçalar bu yıl beni daha iyi idare eder ve çok fazla başka dikişlere gerek kalmaz; daha ilk denize gitmemizde baktım ki deniz elbisem yok, çiçekli elbisem yok, o yok bu yok.... Ben kendim için dikişlere sarılıp iki günde bir elbise dikersemin planlarını yaparken bu yıl benim diktiklerimi giymeyi reddedip bayramlık alışverişini yapan bizim küçük hanım kot elbise diye fırladı. Ona düşük omuzlu, belden büzgülü ve cepli bir elbise diktik.
Bu pantolonum ise İNG'de paylaşıp burda paylaşmayı unuttuklarımdan. Lacivert üzeri beyaz çizgili, çok esnek olmayan, çok da ince olmayan hoş bir penyeden. Üzerindeki beyaz penyem ise geçtiğimiz postta yer almıştı.
Dikiş sever dostlarım sizleri gerçekten çok seviyorum. Dikişlerinizden ve güzel yayınlarınızdan beni mahrum bırakmayın. Her ne kadar yorum yapamasamda her birinizi fırsat bulup okumaya çalışıyorum. SEVGİLER...
Sevgili arkadaşlar, son dikişlerimden, bu düz basıc beyaz tişörtümü özellikle paylaşmak için acele etmedim. Çünkü ev içinde paylaşım yapmak istemedim. Uzatmayacaığım bu kez. Dümdüz beyaz penye bir tişört, yeni aldığım boyfriend jeanimle kombinledim ve İstanbul'da sabahın köründen, gece yarılarına kadar bu şekilde dolaştım.
Kız kardeşimin bebeğini kucağına almasına sayılı günler kala bir an evvel bu baby shower fotolarını paylaşmak istedim. Çünkü burada giydiğimiz elbiselerin her ikisini de ben diktim ve blogda ilk defa gösteriyorum. İlk olarak kendi elbisemden bahsetmek istiyorum. Geçtiğimiz yıl ben bebek beklerken ve hamileliğimin son günlerindeyken, kendim için kırk mevlüdümde giymelik dikmiştim bu elbiseyi. Ancak parça kumaşın boyu fazla vermediğinden dolayı biraz fazla mini olmuştu ve ben ev sahibi olarak o derece mini ile eğilip kalkamam diye elbiseyi bir kenarda beklettim. Sonra yine geçen yaz kombinleyip fotoğraf çekimi yapmıştım ama yine elbise fazla kısa geldi gözüme ve o fotoları yayınlayamadım. Taa ki o gün kız kardeşime giderken sadece bayanların olduğu bir ortam olmasından dolayı giydim elbisemi. Düz kesim, bel oyuntusu olmayan, mini takma kolları olan elbisem oradaki bayanlar tarafından başarılı bulundu. Ayrıca o gün saçımın rengini de açtırmıştım ama o görüntüye bir hafta dayanabildim ve yine kumral renge boyadım hemen.
Gelelim kız kardeşimin elbisesine; tropikal meyve desenleriyle süslü bu güzel kumaşı kırmızı penye ile şeritler geçerek diktim. Diz hizasında bitiyor. Bu model bir de maksi elbise dikmiştim ona daha önce. Doğum sonrası emzirmeye de uygun olması için üst kısmını bu şekilde kruvaze çalıştım. Bunlar eski diktiklerimdendi. Ama yeni projelerimde var. Elimden geldiğince paylaşmaya çalışacağım. SEVGİLER...
İnstagramda paylaştım ama burada da paylaşmadan edemedim. En sevdiğim müşterim ki, artık müşteri değil arkadaşız; sevgili Berna hanım, bana telefon etti ve iki gün içinde kertenkele kostümüne ihtiyacı olduğunu söyledi. Aslında sadece yeşil bir alt ve üst bile dikebilirsin, dedi ama bana güvendiği ve beni özgür bıraktığı için yeşil bir kumaştan basit üst ve olabilecek en basitinden bir alt kestim. Elimdeki sarı tül kumaş ile kol ve sırta detay koydum. Pantolon bacaklarının arasından çıkan parçayı da kuyruk kısmına yine tül ile birlikte ekledim ve sonucu bu fotolarla İNG ye koydum. Tahminler kertenkele, kele ve dinazor olarak gelince gayet rahatladım. Demek doğru bir iş çıkarmışım.
Sahibi ve öğretmenleri de gayet beğenmişler. Aslında Çanakkale de kostüm işi yapan tek bir yer var ve fiyatlarının delicesine uçuk olduğunu söylüyor gidenler. Ben bu kostüm dikme işini çok sevdim. O yüzden ileriye dönük bu şekilde bir fikri de bir kenara koyuyorum. İş konusunda bu zamana kadar çok sabrettim. Sanırım oğlanı büyütmek için biraz daha sabredeceğim. Ama bir gün inşallah benimde çok severek yaptığım ve başarılı olduğum bir işim olur. İşini aşk ile yapan tüm emekçi kadınlara selam olsun....SEVGİLER...
Aslında iki çocuklu meşgul bir bayanın, bu tarz anlatımlı işlere kalkışmaması gerekiyormuş. Ben bu projede bunu anladım. Çünkü zaten dikişe vakit bulamazken birde fotoğraflamak için durmak çok zor oldu. Zaten sonucu merak ettiğimden, nasıl daha hızlı dikerim'in derdine düşüp bir çok yeri fotoğraflamadan projeyi bitirdim. Ama zaten bu ceketi dikerken gömlek kalıbı kullandığımdan ve daha önce iki adet kot gömleği anlatımlı bir şekilde diktiğimden onların linklerini vererek suçluluk psikolojisinden kurtulmak istiyorum. BURAYA, BURAYA ve BURAYA tıklayarak izlediğim yolu bulabilirsiniz. Ben sürekli olarak orjinal kot ceket görsellerinden faydalanarak bu ceketi diktim.
Orjinal kot ceketlerde ayaklı yaka yerine tek bir yakayı cekete yapıştırmışlar. Bende elimdeki çok daha ince olan bir kot kumaştan verev 2 cm genişliğinde bir parça keserek yakayı ceket ve o parçanın arasına yerleştirdim ve uçlarındaki fazlalıkları yukarıdaki şekilde içe kapatarak çevirdim. Daha sonra o verev parçanın ucunu yine alta doğru çevirip iğneledim ve o kısmın üzerinden lacivert makara ile dikiş geçerek temiz bir görünüm elde ettim.
Cep kapaklarını söküp tekrar elden geçirmeseydim ve kolları daraltmasaydım sanırım asla içime sinmeyecekti. Yaz geceleri çiçekli elbiselerin üzerine giyilen kot ceketler her zaman çok hoşuma gitmiştir. o yüzden ilk kombinimi ben de o şekilde yaptım.
Ayrıca bir ceket kalıbı yerine, gömlek kalıbı kullandığım için kendimi huzurlarınızda tebrik ediyorum. Çünkü gerçekten böylelikle hem çok kolay oldu hemde duruşundan çok memnun kaldım. Kendisi gardrobumda en sevilen parçalardan bir oldu şimdiden.
Sanırım tez zamanda bir overlok makinası almalıyım.
Sevgili arkadaşlar ben yine son günlerde kumaş orucumu bozdum. Evet bozdum ve o yüzden o yeni gelen yığını eritmek için daha bir dikişe sarıldım. Sanki bir güç daha çok dikiş dikmem için beni arkamdan ittiriyor. Bu kot parçaları da son alınanlardan. Parçalar 80 cm kadar olduğundan iki parça aldım. Bu ceket için her zaman kullandığım gömlek kalıbımı kullandım. Sırtta zaten roba vardı , ön parçada da bir roba uydurdum. Ayrıca boyunu kısalttım ve yukarıda gördüğünüz parçaları kestim. İlk olarak sırttaki pensleri kapattım. Sonra o pensleri ütüleyip üzerilerinden alta ve üste doğru dümdüz olacak şekilde ikişer spor dikiş çektim.
Sonra kollardaki yırtmaçları çalıştım.
Ön parçayı ise aslında hazırlarda parçalı yapıyorlar. Ama ben kolayına kaçıp kafama göre çizgiler çekip o çizgilerin üzerine yine çifter spor dikiş çektim. Yani tek parçaya parçalıymış gibi efekt verdim.
Cepleri ilk olarak üst parçaya diktim.
Daha sonra ise alt ve üst parçayı birbirine ekleyip cep ağzına gelecek kısmı açık bıraktım.
Ve son olarak cep torbasını çerçeveledim. Aslında ilk olarak haki renk ile dikmiştim ama biraz karışık oldu. Daha sonra lacivert renk ile diktim. En son olarak cep kapağını dikip spor dikiş ile belirginleştirdim. Ben bu aşamadan sonrasını fotoğraflamayı unutup cekette bir hayli ilerledim ama prova aşamasında kol takmalarımı ve cep kapaklarının duruşunu beğenmedim. Sanırım gece çocuklar uyurken o ksımları sökeceğim. Çünkü bir kot ceketin en önemli yeri kol ve cep kapaklarıymış. Kusuru göstermekte üstlerine yok. Sökme işinden sonra yine fotoğraflayarak anlatmaya çalışacağım. Şimdilik bu kadar kızlar... SEVGİLER...
Güzeller güzeli blogger arkadaşım NİLGÜN ÖZEN AYDIN ın etek etkinliğine bende katıldım. Eteğe ihtiyacım olmadığını sanıyordum ama, moralsiz bir günümde kendimi bu eteği dikip bitirmiş bir halde buldum. Ceplerini, yine tek kat, cep torbasını ön parçaya spor dikiş ile tutturarak yaptım. Ön kısmında düğme efekti ve yırtmaç var. Beli ise lastikli ama lastik geçeceğim bandı ayrı ve biraz daha dar kestim. Ayrıca kemer için britler de ekleyince o büzgüler kemerin altında kaldı. Aslında bu eteği size bir önceki postta giydiğim bluz ile sunmak vardı ama o bluz maalesef yıkamada olduğundan bu çizgili bluzu giydim. Bir sonraki postta kot ceket dikişini kabaca fotoğraflar eşliğinde anlatmaya çalışacağım. Şimdilik herkese benden kocaman SEVGİLER...