17 Şubat 2014 Pazartesi

ÇAKMA KOT GÖMLEK

 Kot gömlek bitti. Ancak aklımda bir sürü soru işareti bıraktı. Örneğin; o cep kapaklarını asimetrik yapmıştım, oldu mu? Yada lacivert ip kullanarak yaptığım spor dikişler çoğu yerde hata göstererek kaliteyi düşürdü mü? Ve hepsinden önemlisi bu kot gömleğe benzedi mi?
   Mesela son sorudan başlayarak kendim cevaplayacak olursam; tamam, kot gömlek olmayıversin. Mavi spor dikişli, kot gömlek havası taşıyan bir gömlek oldu diyelim. Spor dikişlerde, sadece ön ceplerde hataları biraz daha belirgin gösteriyor. O cepler zaten asimetrik ve de birbiriyle simetrik pek olmamış gibi..
  Neyse ben bu gömleği ( en azından cepleri) herşeyi acımasızca eleştiren anneciğime bir göstereyim. O, cepleri beğenirse giyerim. Beğenmezse en azından cep kapaklarını değiştiririm. Siz siz olun böyle kot gömlek gibi orjinal şeyleri dikmeye kalkmayın. En yakın zamanda bende kendime bir kot gömlek almak istiyorum.
Haa.. Bir de unutmadan, mahallemdeki küçük tuhafiyede, bu gömlek için çok uygun, harika düğmeler buldum. Yakından fotoğraflamayı unutmuşum ancak kombinlediğim zaman onları size ayrıca gösteririm. Herkese kucak dolusu sevgiler.

16 Şubat 2014 Pazar

AYAKLI YAKA

 Cuma günü pazardan aldığım kumaşların içinde biri vardı ki, hemen kesip dikmeye başladım. Kot gömleklik kumaşımı görür görmez vuruldum. Zaten almayı düşünüyor ve eksikliğini gardrobumda çok fazla hissediyordum. Bu yazımda yayınladığım gömlek kalıbını kullanarak kestim gömleğimi.
  Şimdi ise ayaklı yakayı nasıl yaptığımı biraz anlatmak istiyorum. Bu ikinci ayaklı yakam. Diğerini daha farklı bir yöntemle dikmiştim ve daha az zorlanmıştım. Açıkçası bu yöntem daha makbulmuş, ancak bana daha zor geldi. Öncelikle iki adet yaka ve iki adet ayak kesiyoruz. Ve bunların sadece birer tanelerine kumaş tela yapıştırıyoruz.
  İki adet yakayı yüzleri birbirine gelecek şekilde  iğneleyip dikiyoruz.
 Diktikten sonra dikişlerin dışında kalan kumaşları güzelce ve olabildiğince dikişe yakın bir biçimde traşlıyoruz. Daha sonra yakayı yüzüne çevirip elimizle düzelterek ütülüyoruz. Köşeleri olabildiğince sivri bir duruma getirip uç kısımlarına  iğne yardımıyla iki kat ip takıyoruz. Çünki spor dikiş yaparken bu ipler sayesinde yakanın sivri kısımlarını daha iyi dikebileceğiz.

 Spor dikişini çektiğimiz yakanın ayaklarını da yakaya yukarıdaki gibi yerleştiriyoruz. Uç kısımlarında yarım cm pay bırakarak dikiyoruz. Bu pay bizim daha sonra ayakla, gömleği birleştirmemize kolaylık sağlayacak.
 Şimdi artık elimizde bitmiş bir yaka ve ondan bağımsız bir gömlek var. İşte tam bu sırada benim sevgili kızım telefonu alıp oyun oynamaya başladığı için aradaki en önemli işlemi fotoğraflayamadım. Ancak o verdiğimiz yarım cm'lik dikişin tam bitme noktasını, gömleğin üst köşesine tam olarak tutturarak başlıyoruz gömleğe iğnelemeye ve bunu diğer uçta aynı şekilde bitiriyoruz. Eğer arada potluk ve bolluklar oluşursa bunları birbirine yedirip düzgün bir biçimde dikiyoruz.
En son ve önemli olarak diktiğimiz ayağın karşı tarafını da gömleğe muntazam bir biçimde kapatıyoruz. Ben elimle belli belirsiz içinden tutturdum ilk etapta. Daha sonra spor dikişle sağlamlaştıracağım.
  Aslında ayaklı yakayı anlatıp birilerine öğretmek benim hiç haddime değil. Bu işi çok iyi bilen ve anlatan insanlar var. Ancak ben sadece ve sadece;'' bunu ben bu şekilde yaptım'' demek için ve belki hiç dikiş bilgisi olmayıpta, birşeyler dikmek isteyen birilerinin kulağında, gözünde kalsın, arama motorlarında tıkladıklarında çeşitlilik olsun diye anlattım. Yanlışım varsa düzeltin. SEVGİLER...

15 Şubat 2014 Cumartesi

İKİ RENK BLUZ

Bu hafta dikiş açısından çok verimli geçti. Sizlerle paylaşmak istediğim bir sürü iş yaptım. Ancak yarın elimden çıkacak olan bu projemi ilk sıraya koydum. Daha önce iki müşterim için diktiğim kıyafetlerden kalma kumaş parçalarım vardı. Kumaşlar bana ait olduğu için kalan parçaları da müşterilerime vermemiştim. Dokuları ve kumaşları aynı, sadece renkleri değişikti. Bende bu şekilde uyguladım.
       Yarın çok sevdiğim bir kardeşime hediye edeceğim. Eğer kabul ederse onun üzerinde fotoğraflayıp burada yine paylaşırım. Bu arada Cuma günü Pazardan yine çok hoş kumaşlar aldım. Hepsi aklımdaki, uzun dikilecekler kuyruğuna eklendi. İlham perim tam elini eteğini çekip gitmek üzereyken, aldığım yeni kumaşlarla yine uzun bir misafirlik dönemine giriyor. Size de bol dikişli, mutlu, keyifli günler...

12 Şubat 2014 Çarşamba

1 KOT PANTOLON VE 2 PROJE

Aslında iki yıl önce yaptığım bir proje bu. Kot pantolonu kesip şort yapmak hepimizin bilidiği bir şey. Ancak ben o kesilen paçaların da değerlendirilebileceğini düşündüm. Bu pantolonumun ise paçalarının çok bol olması ve elimde büyük parçalar kalması sebebiyle; ''kesinlikle birşeylere dönüştürmeliyim'' hissi geldi. Nette ki araştırmalarım sonucu paçalar yeleğe dönüştü. Yani bir kot iki parça kıyafete dönüşmüş oldu. Bazen yeleği taş ve zımbalarla süslemeyi düşünsemde sonra yine vazgeçtim ve sadeliği tercih ettim.. Eğer size bir fikir gelirse, benimle paylaşmanızdan mutluluk duyacağım.
      Yaklaşan baharla birlikte felaket bir üretkenlik var bende bu aralar. Dün gece uyku tutmayınca kalkıp bir bluz kesip öyle yattım. Sürekli dikiş düşünüyorum. Aklımda hep yeni fikirler var. Hatta fikirler tek sıra halinde beklemeyip izdihama sebeb oluyorlar gibi. Sizlere de bol dikişli, keyifli günler diliyorum..

11 Şubat 2014 Salı

SİYAH TRİKO

 Kışlık stoklarını bitirmiş biri olarak, bloga koymak için kendimi sürekli yeni bir şeyler dikmek zorunda hissediyorum. Ve bu diktiklerimi hemen paylaşmayıp biraz ara vermeyi düşünüyorum, ancak dayanamayıp hemen paylaşıyorum. Bu trikoyu da daha iki gün önce bitirdim. Çok hoş dökümlü bir triko. Bende 2012/08 nolu Burda dergisinin 109 nolu bluz kalıbının ön ve arka penslerini iptal edip kol, etek ve yakasına şeritler geçerek diktim. Çok kullanışlı bir triko kazağım oldu.
 Hemen aynı modelin birde krem tonlarında olanını kestim. Onu da ilerleyen günlerde paylaşırım. Şimdilik herkese mutlu, neşeli, sevgi dolu günler..

10 Şubat 2014 Pazartesi

Sevgili  Yasemin Uzunoğlu'nun blogunda kumaş çekilişi var. Ben katıldım. Bu birbirinden cici kumaşların dikişi çok seven birine gitmesini diliyorum.

KESMEYE KIYAMADIKLARIM

 Eminim hepinizin dolabında vardır böyle kesmeye kıyamadığınız kumaşlarınız. Mesela ben bu penye ve triko karışımı olan nar çiçeği kumaşımı bir türlü kesemiyorum.
 Ve bu ham keten, pudra rengi, üzerinde altın rengi simden puantiyeleri olan kumaşı bir türlü şık, yazlık bir blazer cekete dönüştüremiyorum.
 Dantel kumaşım öyle kıymetli ki kesmeye ödüm patlıyor. Ya sonra bir daha bulamaz ve lazım olduğunda yetmezse diye.
 Orjinal bir deseni olan penye kumaşımı nasıl yapsamda en şık halde diksem diye düşünürken zaman geçiyor ve sezon değişiyor.
 Lacivert renk trikoma ve siyah beyaz çok esnek kumaşıma yakışır kullanışlı bir fikrim hala yok.
Ve en kesmeye kıyamadığım, kumaş dolabımın kraliçesi olan bu güzeller güzeli pamuk saten kumaşım ( artık bu sezon dikilecek).
KENDİNİZE İYİ BAKIN. SAĞLICAKLA KALIN.