MUTFAK ÖNLÜĞÜ

Kızım evdeyken dikiş dikmeme kararımı daha fazla uygulayamadım. Kolay bir proje olan mutfak önlüğü dikimine başladım. Ancak bunun için hiç bir kumaşımı kesmeye kıyamayınca, parça kumaşlarımdan dikmeye kalktım. Ekti, süstü, astardı, saptı derken; beni bir hayli uğraştırdı.
  Hep dikiş dikiyorum diye almayıp, bir türlü de dikmediğim bir şeydi. Açıkçası eksikliğini mutfağa her girdiğimde hissediyordum. Şimdilik bununla idare edeceğim. Ancak yakında daha şık bir şey yapmayı düşünüyorum. SEVGİLER...

GEZMELER

 Malum tatilin son günleri. Havalarda son derece güzel ve sıcak. Bizde sevgili kızımla kendimizi attık kordona. Hep düşünmüşümdür. Deniz görmeyen illerde yaşayan insanlar nasıl yaşar, diye. Tabiki ucunda ölüm yok, denizsiz de yaşanabilir ama bana çok tatsız olur, gibi geliyor. Bu arada gördüğünüz gibi kendi diktiklerimden giyiyorum.

 Kızım evde olduğu için dikiş filan hiç açmıyorum. Sadece onu mutlu etmeye çalışıyorum. El falı bakan makinalar varmış mesela. Biz bunu yeni keşfettik. Beraber kordon, balık ekmek gbi keyifli zamanlar geçiriyoruz.

Akşam bir ara anneme uğramıştım. O cuma pazarına gitmiş ve bir sürü kumaş almış yine. Bana da beğendiklerimi seçip alma hakkı tanıyınca, hemen bu güzelleri kaptım. Üstteki çiçekli scuba dalgıç kumaş, alttaki ise viskon. İstanbullu bloggerlar scuba kumaş çeşitleri bulamamaktan şikayet ederken ben desenlisini buluyorum diye sevineyim mi bilemiyorum?  Ancak; kışın ısıtmayan, yazın terleten bu kumaştan ne yapılır ki? Çok fazla bir seçenek yok diye düşünüyorum. Şimdilik bu kadar artık önümüzdeki hafta içi inşallah yeni dikişler diker ve buradan paylaşırım. Herkese bol dikişli günler.

TATİL DÖNÜŞÜ

 10 gün kadar önce kızımla birlikte gittiğimiz tatilden bugün nihayet döndük. Tatil boyunca sürekli gezdik, yedik, içtik. Sevgili kayınvalidem bizim için  birbirinden güzel yemekler yaptı. Bazılarının resimlerini burada paylaşıyorum. Kuzine' de piştikleri için hepsi birbirinden harika hamur işleri, yöremizin meşhur tatlısı peynir höşmerimi, aşure ve nefis su böreği. Bu esnada gezdiğimiz evlerde ikram edilen birbirinden lezzetli kısırlar ve daha niceleri... Çok şükür ki kilo almadım.

 Bu gezmeler esnasında sevgili kızımda, bende her seferinde benim elimden çıkma elbiselerimizi giydik.  Elbiseyi kızıma geçen yıl dikmiştim. Kollarındaki kısalmadan da belli oluyordur zaten. Kulplarına diktiğimiz küçük metal düğmelerle hafif bir military havası kattık. Bebe yakasıyla tuhaf bir tezat oluştursa da kız çocuklarında arada bir pembeye mola vermek gerektiğini düşünüyorum.

  Sevgili kızım akrabalarımızın çocukları olan Ege ve Azra ile bol bol hasret giderip eğlenceli saatler geçirirken, biz büyüklerde, çılgın akrabalarla bol kahkahalı gece oturmaları yaptık. Tabi tüm bunları yaparken makinem ve kumaşlarım benden çok uzaktaydı. Yani dikişe mola verdiğim bir zamandı bu tatil.

Tatile gitmeden önceki gün saçlarımı kestirmiştim. Çok doğru bir karar verdiğimi şmdi daha iyi anlıyorum. Kendimi daha modern hissederken, saçıma şekil vermekle de fazla uğraşmadım. Blogumu ve sizleri çok özlemişim. Artık uzunca bir süre buralardayım. Aklımda harika baharlık projeler var. HERKESE KUCAK DOLUSU SEVGİLER..

HIRKA & GÜNLÜK KOMBİN

 Yarı yıl tatiline girdiğimiz bu gün, benim akıllı kızım karnesini aldı ve bütün notları '' 5 pekiyi''. Umarım bütün hayatı boyunca hep böyle karneler getirir.
  Biz yine her tatilde yaptığımız gibi bu tatilde de Assos tarafında oturan kayınvalideme misafir olacağız. Eee tabi elimiz boş gitmek olmaz. Bu yüzden sevgili kayınvalidem için güzel,  sade bir hırka tasarlayıp diktim. Birde  bu gün saçlarımı kestirdim. Kızımın karnesini almak için okula giderken giydiklerimle bir fotoğrafımı çektim. Üzerimdekilerimin hemen hepsi kendi elimden çıkma.

Son iki gündür blogumda ufak bir sorun vardı ve benim yeni yayın girmemi engelliyordu. Meğer çok kolay bir çözümü varmış. Ancak bilmeyen birisi için o kadar can sıkıcı olabiliyorki. Neredeyse bloguma artık veda mı edeceğim diye düşünmeye başlamıştım. Bu blog benim hayattaki eğlenceli aktivitelerimin en başında geliyor. O yüzden sorunumun çözüm bulması beni çok memnun etti. Herkese bol dikişli, mutlu, huzurlu günler diliyorum.

DIY-SNOOD

 Yılın ilk günü gardrobumu temizlemiş ve DIY' leneceklerden biri olarak bu tuniği ayırmıştım. Şal ve dolak hiç sevmediğim için snood bana daha cazip geliyordu. Çünkü sağa sola uçuşan, dökülen ,yerlerde sürünen bir tasarım değil. Boynuna doluyorsun ve bir daha düzeltmek durumunda kalmıyorsun. Bu tuniğin pileli trikodan yapılmış etek kısmını lastik olan yerin hemen altımdan kesip güzel bir snood elde ettim. Kestiğim yerin atmaması için de o kısma zikzak dikiş attım. Pleli olduğu için esniyor ve iki yada üç defa dolanabiliyor. Ben çok severek kullanmaya başladım bile.
Kazağın üst kısmıda şu an duruyor ve o kısımdan da bir şeyler yapılabilir diye düşünüyorum ancak hala fikrim gelmedi. Umarım bir gün o da gelir.

SAKS MAVİSİ ELBİSE

 Saks mavisi rengini çok sevmeme rağmen, kendime fırsat bulup bir türlü dikememiştim. Bu hafta sonu bir ev gezmesi için, hafta içi oturup bu elbiseyi diktim. Yani çok taze bir proje. Genellikle kalem formu elbiseleri hem daha yakıştığı hemde dikmesi kolay olduğu için tercih ediyorum. Ancak bir tane de böylesi olsun diyerek belden ekli bu elbiseyi tasarladım. Üst kısmı için kulplu çok eski bir kalıbımı kullandım. Alt kısmı için ise kafama göre pileler ayarladım. Ancak ek yerini yine de kapatmak istedim. o yüzden kemer taktım üstüne. Ancak gittiğim yerde annem ve kızkardeşim tarafından kemeri çıkarmam gerektiği konusunda uyarı alınca kemeri iptal ettim. Gitmeden siyah takıları da iptal edip daha minik gümüş takılarla değiştirmiştim.

 Sırt kısmına hafif bir dekolte verdim. Kollarını da truvakar kol olarak kestim. Kalın opak çoraplarla kullandım. Yakayı, kolları, etek ucunu paça yapıştırıcı tela ile çevirdim. Bu çelik örmeler telayı çok iyi kavrıyor.

Bu tayt da kızım için diktiğim ve dün paylaştığım tayt. Bu gün düz beyaz tişötün üzerine leopar kumaştan bir çiçek kondurduk ve güzel bir takımı oldu. Hepinize blo dikişli, mutlu günler...

KIZIMA TAYT & YENİ KUMAŞLAR

 Cuma günü kendimle verdiğim savaşı kaybettim ve yine parça kumaşçıma gittim. Her hafta diyorum ki; bu hafta gitmeyeyim. Bu da bir nevi bağımlılık işte. Yukarıdaki güzelleri aldım. Etnik desenli ve çiçekli olanlar jarse. 1 er TL oldukları için küçükler biraz. Pudra olan ise scuba dalgıç kumaş diye adlandırılan kumaşlardan. İki adet jarseyi birbirine yapıştırmışlar gibi. Çok moda olduğu ve renk seçeneğinin fazla bulunmadığı söylendiği için aldım bende.

  Bu siyah beyaz leopar desen kumaşı ise kızım beğenip,''anne bundan bana tayt yap'' diye ısrar edince ona diktim. Ancak kumaş o kadar inceydi ki içine esnek astar kullanmak durumunda kaldım. Böylelikle soğuk kış günlerinde giymek için tutturduğunda, üşür mü diye düşünmeyeceğim.

Taytımızın iç kısmı da böyle.  Şimdilik hoşçakalın. Kendinize iyi bakın..