14 Ocak 2014 Salı

EKOSE GÖMLEK

 Bundan 11 yıl kadar önce ben, 22 yaşlarında, çiçeği burnunda, yeni evli bir bayan iken, dikiş kursuna kayıt oldum. O yıl gidebildiğim kadar yarım yamalak dikiş kursuna gittim. Ancak sanırım gençliğin verdiği acelecilik ve sabırsızlıkla, hocanın itinalı çalışmamız konusundaki uyarılarına hiç kulak asmadan, diktiğim her parçayı deli gibi ve tabiri caizse yalap şap diktim. Tabi bazısı oldu bazısı olmadı. Bazısının kusurlarını göz ardı edip giydim. Bazıları çöpe gitti.
      İşte o yıllarda özelikle bazı çalışmalar benim için daha bir korku verici oldu ki; ayaklı yaka bunların en başında gelir.
 O gün bu gündür ben itinalı dikiş dikebilir hale geldim. Çünkü anne oldum. Annelikle birlikte yaptığım işe özen gösterebilme becerim tavan yaptı. Mont, manto, ceket ne varsa diktim ama ayaklı yaka yüzünden gömleğe bir türlü kalkışamadım. Taa ki bir kaç gün önce bu gömleği kesene kadar. Şimdi anlıyorumki özenerek itinalı bir şekilde yapınca hiç de zor değilmiş. En zevkli ve kolay çalışmalarımdan birisi oldu. Kalıp bilgisini burada vermiştim. 38 bedenim ve tam olarak üzerime oldu.
 Bu yıl kırmızı tonlarında ekose gömleklerin çok moda olduğunu öğrenince bende kumaş arayışına başladım. Ancak büyük karelerin hata gösterme durumu gözümü korkuttu. Ayrıca bu pötikareler bana daha bir yakın geldi. O sebepten ben gömleğimi bu şekilde diktim. Sanırım tek kusuru düğmelerin rengi. En yakın zamanda kırmızı düğmelerle değiştirmek gerek.
Gömleğimin üzerine daha söyleyecek, yazacak çok şey var. Ama fazla gevezelik etmemek adına burada kesiyorum. Daha çok çeşitli şekillerde kombinlenebilir. Ben sadece bu kadar gösterebiliyorum. Bu arada kürk yeleğiminde üzerimdeki halini görmüş oldunuz. Onu da daha önce dikmiş ve burada paylaşmıştım.
Herkese bol dikişli mutlu, sevgi ve sağlık dolu günler..

13 Ocak 2014 Pazartesi

DİKİŞ DERSİ ETKİNLİĞİ: OVERSİZED KABAN

 Oversize montum nihayet bitti. Hatta bu sabah kızımı okula bırakmak için çıktığımda giydim bile. Suni deri olan kısımları ütüleme aşamasında bolarıp gevşemeseydi ve astarı yetmemezlik yapıp bekletmeseydi çok daha kolay bir çalışma olabilirdi. Ancak yinede bu yıl başka monto dikmeye niyetim yoktu. Sırf DİKİŞ DERSİ blogunun etkinliği için diktim. Sevgili Çiğdem Hanım sayesinde ternd bir mantom oldu.
Bu tip kaban yada ceketler bana seksenleri çağrıştırdığı için baharda önünü açık bırakarak, kollarını kıvırarak ve damla model gözlüklerle tamamlayarak kullanacağım. Böylelikle tam olarak o yılların havasını verir diye düşünüyorum.
Herkese iyi bir hafta dilerim.

11 Ocak 2014 Cumartesi

HAFTA SONU

 Bu gün Çanakkale'de çok güzel bir hava vardı. Biz de ailecek şehrimizin incisi Özgürlük Parkına doğru bir yürüyüş yaptık. Kızıma daha iki ay önce aldığımız bu montun omzu yırtılmıştı. Cuma günü çarşıdan aldığım bu parçayı yırtık kısmın üzerine elimde diktim. Monta çok farklı bir hava verdi.
 Sevgili annem yeni yıl için kız kardeşime diktiği salaş bluzun aynısından bir tane de benim için dikmiş. Ellerine sağlık deyip bu gün kullanıma açtım.
Dikiş dersi için başladığım ve bir türlü bitiremediğim şu mantomun astarı için kollara yetmeyen kumaşı, başka bir parça kullanarak hallettim. Bu akşam itibariyle bitti. Bir sonraki post montumun giyilmiş ve kombinlenmiş hali olacak.
Herkese mutlu, çok mutlu günler...

10 Ocak 2014 Cuma

SALAŞ KAZAK

 Madem ki blog açıp diktiklerimi paylaşmaya başladım, e az biraz da olsa moda konusunda söz söylemeliyim. Geçtiğimiz sezonlarda aldığım kazakları gözden geçirdiğimde baktım ki içlerinde hiç bu sezonun modası olan oversize kazak yok. Bu durumda hemen bir kaç tane edinmek lazım diye düşündüm. İşte o kazakların ilki ile karşınızdayım. Krem ve ekru tonlarını her renkle çok rahat kombinlenip  her mevsime uyum gösterebilmesinden dolayı çok severim. Ayrıca kışın koyu renklerinin boğucu kasvetinden kurtarır beni.
Bu kazağı dikmek sadece bir saatimi aldı. Kol oyuntusu olmadığı için çok basit bir şekilde takılan kollar, yan dikişler, uç kısımların kapanması ve yakanın tamamlanmasıyla trend bir kazağa sahip oldum. Eski deri montum ve yine çok eski botlarımla kombinledim. ''Peki Türkan niye Çanakkale gibi bir sürü güzel yeri olan deniz kıyısı bir memlekette bütün fotoğrafları evin içinde çekiliyorsun?''derseniz; vakitsizlik ve utangaçlık olarak cevap verebilirim. İnşallah daha sonraki postlarımda sizlere Çanakkale'mizin güzel yerlerinde çekildiğim fotoğrafları gösterebileceğim. Ama yinde bu konuda tam bir söz veremiyorum:))
  Bu arada şu yazının başında bahsi geçen eski kazaklarımı ne yaptığımı soracak olursanız; birisinin kollarını kesip botlarımın üzerine bileklik olarak taktım göründüğü üzere.
  Herkese sevgiler, saygılar ve bol dikişli günler..

7 Ocak 2014 Salı

OVERSİZED KABAN PROVA

 Başladığım işi çabucak bitirmeyince hevesi kaçıp işi iyice uzatanlardanım. Dikiş dersi etkinliği için diktiğim bu kaban da uzun süredir elimde sürünenlerden. Şu an üzerimdeki hali ise yine bitmiş hali değil. Astarlanmadan önceki prova da dayanamayıp fotoğrafladım ve yine dayanamayıp paylaştım.
Bu akşam kolları ve yakayı takıp işin ''çoğu gitti azı kaldı'' kısmına gelince astarı kestim. Ancak astar kumaşı sadece gövdeye yetti. Kollar için benzer kumaş arayışlarım cuma günü kumaşçımda son bulacak. Eğer bulabilirsem aynı kumaştan alırım, bulamazsam tüm astarı başka bir kumaşla tekrar biçerim diye düşünüyorum. Bitirir bitirmez kombinleyip tekrar paylaşacağım.
  Herkese bol dikişli, bol huzurlu, neşeli günler..

6 Ocak 2014 Pazartesi

ELBİSEM

  Fotoğrafları en sonunda yükleyebildim. Kızımın okul çayı için gittiğim mekanın bahçesinde çekildiğim resimler. Arkadaki güzel deniz de Çanakkale Boğazının bir kısmı. Hepinize bol dikişli, mutlu, huzurlu günler.

ARMUT KOLTUK

 Evde bulunan büyük plaj minderi öyle büyüktü ki, hiç bir zaman bagaja atıp plaja götürmek nasip olmamıştı. Eşantiyon olduğu için üzerinde reklam vardı ve görünüm olarakta iyi durmuyordu. Benimde aklıma onu pembe bir kılıf ile kızımın odasına uygun hale getimek geldi. Çoktandır istediğim armut koltuk projemi denedim ve sanırım başarılı oldum.
  Bu da armut koltuğumuzun tersten görüntüsü. Bazen bu şekilde de kullanabiliyoruz. İnternetten biraz araştırdım ve armut koltuk yapmak için aşağıdaki şekle benzer altı adet parça kesmek gerekiyormuş. Ancak benim kumaşım az olduğu için daha tombul parçalar kestim ve dört adet oldular. Altında kalan açıklığı kare bir parça ile kapattım. Yan dikişlerden birine de fermuar taktım. Çok kısa süren bir çalışmaydı. Yapmak isteyipte olmazsa diye korkanlarınız varsa merak etmeyin her şekilde oluyor.
Bu arada iki kumaşlı elbisemi giydim, övgüler aldım, Çanakkale Boğaz manzaralı fotolar çektim. Ancak bağlantı kablosunun arızalanacağı tuttu ve fotoğrafları bir türlü bilgisayara atmadım. En sonunda bir şekilde attım ancak bu kez de ne yaptısam olmadı ve bloga giremedim. O problemi halleder halletmez fotoları yükleyeceğim.
  Hepinize sevgiler.